ALIN TERİNDE BEREKET VARDIR

Sultan I. Mahmut, boş, zamanlarında kuyumculuk yapar, yaptığı işleri sattırır, elde ettiği kâr ile ufak tefek şahsî ihtiyaçlarını temin ederdi. Bu işten de büyük haz duyardı. Yine bir gün böyle bir işle meşgulken, vezirlerinden biri yanına yaklaşıp, devletin hazinesi kendisinin olduğu halde, niçin böyle zahmete katlandığını sorar. Hamiyetli Padişah cevap verir:

- Bre bu ne sözdür? Devletin hazinesini milletin ihtiyacına sarfetmek gerektir. Ayrıca, insan olana durmadan çalışmak icap eder. İnsanın alın teri dökerek kazandığı paranın zevki başkadır. İçinde alınteri, göz nuru bulunan ka zanç helâl olur, tadı ve bereketi olur!.